BOLİVYA MAÇUPİÇU’DA TİFO VİRÜSÜNÜN YAŞAM DÖNGÜSÜNÜ ORTAYA ÇIKARMAK İÇİN DOKTORLARIN BİLİMSEL MÜCADELE HİKAYESİ

     Temmuz 1963 iki Amerikalı doktor ölümün eşiğindedir.hastalığı yok etmek için yollandıktan 2 ay sonra bu bilinmeyen hastalığa yakalanırlar.kuzey Bolivya bu hastalık sayesinde ölüyor.insanlar bu hastalığa eltifonegra karahumma diyor.evlerini temizliyorlar ama ümitsiz bir çabadır.hastalığı yok etmek 3 bilim adamına düşüyor.tek hedefleri bu köyü  kurtarmak köylüler ateşler içinde ,diş etleri kandan kızarmıştı.doktorların elinden bir şey gelmiyordu. Hastalığın nasıl geldiği bulaştığı hakkında hiçbir bilgi yok.% 20 , % 30 oranında ölümcül olduğunu biliniyordu. Hayvanlardan yayılma etkisi inceleniyordu. İlk gidişleri bilgi toplamak amaçlıydı. Kanamalı bir humma idi . kan kaybından ölüyorlardı.tanımadıkları bir hastalıktan insanlar ölüyorlardı.

     Halk bilim adamlarının yapacağına   inanmıyorlardı. Onlara göre bu hastalık tanrıdan geliyordu ve bir tek tanrı isterse geçerdi. Gaz lambası altındaki ilk otopsi sonuç vermedi. Hasta olan çocuklar arkadaşlarından bulunma ihtimali var idi.gözlemledikleri 2 yol vardı. Biri evler taranacak görülen yerlere raptiye konulacaktı.ikincisi nerde olduğu bulunacak. Hastanede personele ,doktora ,misafire  bulaşmıyor. Demek ki  bulaşma sebebi başka bir şey.hayvanlar sorumlu olabilirdi.keneler ısıyorlardı bir cins fare bulurlar ve bu farelerden virüs buluyorlardı.hastalığın rezervuarı işte bu hayvan cinsi idi.ekip bu hastalığın böceklerden fareye farelerden insana nasıl bulaştığını araştırıyordu. Ve taşıyıcının rektör olduğuna eminlerdi.bilim adamlarından birinin eşine de bulaştı. Bolivya dışındaki ilk vakasıydı.kocasından kapmıştır dendi.köyün nüfusu 2500 den 1500 e indi sabırla çalışıyorlardı.adamlardan birini fare ısırdı ve onun vakası da ölümcül oldu.1963 senaryo oluşturamadık.7 ay geçti bu sırada 1000’in üzerinde insan öldü.kapan kurup fareleri tek tek öldürdük.2 hafta sonra köyde maçupo azaldı. Bir hastalığı yok ederken diğerleri baş göstermeye  başladı.

      Sıtma için vakti zamanında kedileri öldürmüşler bu yüzden köye kedi getirdiler insanlar kendi kafalarına göre ekosistemin dengesini bozmaya çalışırlarsa başka hastalıklar kendini gösterir.köye kedi gelince maçupo azaldı.fareler öldükçe hastalık azaldı.13 ay sonra maçupo vakasına rastlanmadı.calamis calasus virüsü kediler sayesinde azaldı.fare tek başına hastalığı nasıl yayıyordu. İdrarıyla virüsü etrafa bırakıyordu.insanlar evlerini temizledikçe topraktaki virüsler havalanıyor ve insanlar tarafından solunuyordu.evlerini temiz tutmak onlara faydadan çok zarar getirdi.insandan insana bulaşması etkili bir tanı değildir. Sabaha kadar peyniri fareler yiyor sonra insanlara da o yedikleri peynirden bulaşıyor.ve en sonunda bilim adamlarının yılmadan usanmadan çalışmaları sonucu hastalığa tanı konuyor. Ve  giderek azalıyor.  

Aşağıdaki Soruların Cevapları Filmin Ayrıntılarında Vardır.

1) Bu hastalık nerede ve ne zaman görülmeye başlandı?

2) Bu hastalığın belirtiler nelerdir?

3) Hastalık hangi türlerde görülüyor ?

4) Hastalık bulaşıcı mı değil mi?

5) İnsanlarda görülme oranı nedir?

6) İnsanlardan hayvana ya da insandan insana nasıl bulaşıyor?

7) Bilim adamlarına oradaki insanlar bu hastalığı yeneceğine inanmadığı halde bilim adamları niçin azimle çalıştılar?

8) Kullanılacak malzeme olmadığı halde bilim adamları nasıl bir sonuca ulaştılar?

9 )Evlerini temizlemek bu insanlara neden fayda değil de zarar getirdi?

10) Ekosistemin akışını bozmak bu inanlara ne gibi zararları oldu?

11) Bu hastalık farelerden insanlara ne tür yollarla bulaşıyor?

12) Hastalığın tanrıdan geldiğine inanılıyordu peki çaresi gerçekten tılsım kolyesi miydi?

 

                                                                                    Gamze AK Fen Bilgisi Öğretmenliği