96.Bu dünya:var olan halıyla;toprak,aşk, sevgi, ahlak erozyonu ve küresel ısınma içindedir. Tüm bu hastalıklarının tedaviye gereksinimi vardır. Önermeleri: bir ütopya mı yoksa bir gerçek mi? Neden?
İpucu; 1

C 96.Yanlış. Çünkü sevgi, aşk günümüzde de gerçek anlamıyla var. Ahlak kavramı kişilere göre değişse de ben çok ahlakı düzgün insanlar tanıdım onları yabana atamam ve kurunu yanında yaşı yakamam. Küresel ısınmada bizim çok fazla katkımızın olduğunu sanmıyorum. Özden CALP

C 96.Gerçektir.Dünyada her geçen gün ahlak giderek bozuluyor.Aşk manaya değil maddeye hizmet eder duruma gelmiştir. Yudum GÜRER

C.96:Hem de görünen ve insanların vazgeçemez doğrularındandır.Caner ÖZDEMİR

C 96:İslam ile tedavi edilmeli. Berna AYIN

C 96.Bu hastalıkların tedaviye mutlak ihtiyacı vardır. Bu önermelerin hayalî olanları vardır ama onu yakalamak lazım örn sevgi, aşk, güzel ahlak bunlar mükemmelin de ötesinde olan kavramlar onun için hayalî olarak değerlendirilebilir. Ferhat ÇENBER

C 96.Küreselleşmeyle birlikte milletlerin özgünlükleri kalmadı. Kültürler etkileşim içerisinde. Bu kültür zenginliğini ortaya çıkarması yanında daha çok kültür yozlaşmasını doğuruyor. Ve buna bağlı olarak aşk, sevgi ve ahlak erozyonuna neden oluyor. Ayrıca küresel ısınma gibi bir tehdit de yanı başımızda. Elbette tedavi acil ve şart. Süleyman SENEM

C 96. Bunlar dünyada var olan gerçeklerdir. Yakup EKİNCİ

C 96. Dünyada hızla gelişen bireyselleşme kişileri sevgisiz ahlaktan yoksun bir yaşama sürüklüyor insan sevgiye muhtaç bir varlıktır. İnsanlar çağdaşlaşma kavramını yanlış algılayarak dinden uzaklaşarak ruhi bir boşluk içine giriyorlar ve bu onların sevgi aşk ve ahlak kavramlarından yoksun bırakıyor. MUHARREM POLAT

C 96. Bir gerçektir. Sadece kör olan bunlara hayır der. Mizbah KARATAŞ   

C 96:Bir gerçektir ama aşk ve sevgi hastalık değildir. Kamuran BALYEN

C 96. Bir gerçektir. Çünkü yaşadığımız dönemde önlem alınması gereken problemler arasında yer almaktadırlar. Emine YARBA

C 96.Bu tam bir ütopya olarak bakabiliriz.Hiçbir zaman tüm insanlığı belli bir amaç etrafında toplayamayız.Bu olanaksız bir düşüncedir.Çünkü her toplum farklı amaçlar etrafında birleşmiş ve bu doğrultuda gitmektedir.Selçuk İNCE

C 96.Bence gerçeklik payı oldukça fazla.Günümüz dünyası gözler önünde,herkes her şeyi çok açık yaşıyor.Utanma duygusu diye bir şey kalmamış.Küresel ısınmada ayrı bir dert… Bazı İnsanların sorumsuzluklarını çok ağır ödeyeceğiz… Ayşegül CAN

C 96 Bir gerçekliktir… Çünkü günümüzde aşk olsun sevgi olsun özellikle ahlak olguları çöküş durumundadır Zina altın çağını yaşıyor adeta bu sebeple samimi bir şekilde sevgiyi, aşkı yaşamak bir hayal haline gelmiştir. Hatice KAPLAN 

C 96. Gerçeklik payı yüksek. İnsanlar bazen neyin neden olduğunu anlayamayabiliyorlar, bu terimleri anlayamadıkları gibi. Kübra Sivri

C 96. Toprak, aşk, sevgi, ahlak erozyonu ve küresel ısınma gibi unsurlar ütopya değil, hepside gerçektir. Çünkü bunlar gerçekleştirilmesi olanaksız şeyler değillerdir. Hepside her gün gördüğümüz, yaşadığımız şeylerdir. Erdoğan AKÇİÇEK

C. 96. Dünyada hızla gelişen bireyselleşme kişileri sevgisiz ahlaktan yoksun bir yaşama sürüklüyor insan sevgiye muhtaç bir varlıktır. İnsanlar çağdaşlaşma kavramını yanlış algılayarak dinden uzaklaşarak ruhi bir boşluk içine giriyorlar ve bu onların sevgi aşk ve ahlak kavramlarından yoksun bırakıyor. İHSAN YILDIZ

C-96)bir gerçektir.çünkü günlük hayatta bunları yasıyorum. Ramazan BORAN

C 96.Belki bir tedaviye gereksinimleri vardır ve çözüm yine insanların kendi içsel dünyaları ve çevrelerindedir. Ercem Çağdaş ZOBAR

C 96. Bu dünyada her şey insan içindir. M. Akif TİRYAKİOĞLU